Herkesin puntosu niçin eşitdeğildir?
Ölüm ilanları da böyledir!
Gazetelerdeki ölüm ilanlarının şu 4 parametresine bakarak ölen kişinin büyüklüğü konusunda kesin bir fikir edinebilirsiniz: (1) İlanın sütün.santimi, (2) İlanda kullanılan fontun puntosu, (3) Aynı kişi için kaç kişi veya kurumun ilan verdiği, (4) Ölen kişinin adının üzerindeki bölüme eklenen “bu kişi kimin nesi olurdu?” açıklamasındaki kelime sayısı.
Örneğin, 2 sütun genişlik ve 5 santim yükseklikte bir alana yazılı “değerli büyüğümüz Durmuş Ölmez vefat etmiştir. Cenazesi …. gün … vs” gibi bir ilandan hemen anlaşılması gereken, müteveffanın tam bir orta direk mensubu olduğudur.
Ama aynı kişi için şöyle bir ilan verilmişse onun, ölmemesi gereken ama Tanrının bir gafleti sonucu ölümüne neden olunan bir büyük insan olduğu anlaşılmalıdır: “Bahçeşehir eşrafından fişmancanın kayınpederleri, şirketimiz yönetim kurulu üyesi, ………… ……… ………. . ……… ……………… .. Durmuş Ölmez vefat etmiştir.vs”
Bu görgüsüzlüğün sebebi nedir?
Görgüsüzlüğün nedenlerini araştırmaya pek gerek yoktur. Muhtemelen yağcılık ve haddini bilmeme başlıca ikisidir.
Merak edilmesi gereken, TV’lerde sürekli olarak iletişim, reklam, halkla ilişkiler gibi konularda talkım veren ulemanın nasıl olup da böyle bir görgüsüzlüğü görmedikleridir.
Daha da ilginç olan, her gün insanlar ve kesimler arasındaki eşitsizlikten yakınanların, buram buram ayrımcılık kokan bu ilanları nasıl görmedikleri ya da daha doğrusu görüp de niçin seslerini çıkarmadıklarıdır.
Pazar, Temmuz 16, 2006
Prof İoanna Kuçuradi nin bir sözünü hatırladım ! “En büyük insan hakkı ihlali, ayrımcılıktır” diyordu ! Sevgi ve saygılarımla,