Kuruluşunuzu Tanımak Ya Da Kuruluş İçindeki Dönüştürücüleri Bilinir Kılmak

Bir kuruluşun yöneticilerine, kurumunuzu ne kadar tanıyorsunuz? şeklinde bir soru yöneltilse herhalde bunu ciddiye alan pek olmazdı. Ama, kuruluşu bilmek deyimi ile tam olarak ne anlaşılmak gerektiği netleştirilince bu sorunun pek de yersiz olmayacağı görülecektir.

Kuruluşu bilmek ile en azından bilinmesi gerekenler şunlardır:

Beşeri sermaye ve/ya yük: Kuruluşun beşeri varlıkları içinde sermaye olabilecekler ile, aksine yük durumunda olanların bilinmesi demektir. Hattâ daha doğru bir tanımlamayla, kuruluşun beşeri kaynakları içinde yer alanların bir sermaye ya da yük olarak değerlendirilebilecek tutum ve davranışlarının bilinmesi demektir. Çünkü her kişi -sonuç olarak ister sermaye ister yük olsun- hem sermaye hem de yük teşkil eden tutum ve davranışları olabilir.

Çok parlak gibi görünen kişilerin gerçekte yük olabildiği, değersiz gibi görünen kişiler arasında da beşeri sermaye sayılması gerekenler olduğu unutulmamalıdır.

  • Sosyal sermaye ve/ya yük: Kuruluşun kültürü içinde de, aynen beşeri kaynaklarında olduğu gibi sermaye ve yük olarak değerlendirilebilecek değerleri bulunabilir.
  • Mali sermaye ve/ya yük: Öz kaynakları ya da borçları demektir.
  • Finansal sermaye ve/ya yük: Kuruluşların kullandığı finansal araçlar içinde sermaye ya da yük olarak değerlendirilebilecek olanlardır.
  • Gayrımenkul sermaye ve/ya yük: Kuruluşa olumlu katkısı olan ya da aksine varlığı sorun olan gayrımenkullerdir.
  • Diğer sermaye ve/ya yük: Bunların dışındaki sermaye ve yüklerdir.

Bunlar, bir kuruluşun dönüştürücüleridirler. Planlı ya da plansız, tesadüf eseri ya da iyi ya da kötü niyetli olarak, yerel ya da global ölçekli ve de olumlu ya da olumsuz girdileri, söz konusu kuruluş için olumlu ya da olumsuz çıktılara dönüştürürler.

Bu dönüştürücüler için yeterli bilinirliğin olmadığı hallerde alınacak kararların ne denli sağlıksız olabileceği, beklenmeyen sonuçların her an için beklenmesi gerektiği açıktır.