İş Yaratma için Politika Belgesi

(Beyaz Nokta© Gelişim Vakfı Politika Belgesi Serisi v3.1, 19.04.2003)

1. Giriş

İş  Yaratmak, alışık olmayana garip gelen bir deyimdir. Genellikle, ihtiyaç olmamakla birlikte, zorunluk dolayısıyla tanımlanan işler için kullanılmaktadır.

Buradaki şanssızlık, hem ve hem de yaratmak sözcüklerinin, çok farklı ve ters anlamlarda  kullanılabilmesinden doğmaktadır. “Başa iş çıkarmak“, “başa iş açamak“, “başka işi olmamak“, “bu iş burada biter“, “iş yok“, “işimiz iş” gibi  deyimlerdeki iş’in, burada kullanılan ve bir kişiye gelir sağlayan olmadığı, ancak bu şekilde açıklamalarla anlaşılabilmektedir.

Aynı şekilde yaratmak sözcüğü de birbirinden farklı anlamlara işaret edebilmektedir. “Fırsat yaratmak“, “sebep yaratmak” gibi deyimler de, aslında ihtiyaç olmayan ama bir başka nedenle ortaya çıkarılan “fırsat” ve “sebepler”i anlatıyor.

Ancak İş Yaratmak  burada, bu deyimlerdeki anlamları taşımamaktadır. Tıpkı bir eser yaratmak deyimindeki fayda ve gerekliliği vurgulamaktadır.

Bir iş, gerçekten “yaratılabilir mi?”

Bir şeyin yaratılabilmesi, genellikle “yoktan varetme” ile eşanlamlı kullanılır. İş Yaratma deyiminde ise, gereken şartlara sahip bir ortam içindeki zaten mevcut bileşenlerin bir araya gelmesinin temini yoluyla bir işin oluşturulması kastedilmektedir. Bu bileşenler zaten mevcut olmalıdır ve ancak bir araya gelmesi için ortam koşulları uygun hale getirilmelidir.

Buna göre İş Yaratmak denilen süreç aslında, bir uygun ortam oluşturma sürecidir. Öyle bir ortam ki, iş’i meydana getirebilecek parçalar, bir mıknatısın demir tozlarını çekmesi gibi birbirlerini çeksin ve bir bütün olsunlar.

İş elle dokunulur bir nesne değildir. Dolayısıyla bütün elle dokunulamayan şeyler gibi ancak etkileriyle anlaşılabilir.

Yer çekimi, insan hakları gibi kavramlar da benzer şekilde etkileriyle anlaşılabilir. Bir cismin yere düşmesini sağlayan etki yer çekimi, bir kişinin fikrini ifade edebilmesini sağlayan etki insan haklarıdır.

İş in varlığını belli eden etki de, bir kişiye gelir sağlamasıdır. Bu gelir az ya da çok olabilir. Buna göre iş de değişik isimler alır. Yüksek gelir getiren iş lere iyi iş, az çabayla yüksek gelir getiren işlere tatlı iş, ancak yüksek çaba ve risk gerektiren işlere de zor iş denilmesinin nedeni budur.

Bir uğraşın bu teknik tanıma uyması ayrı, yasal ve ahlâki normlara uygunluğu ise tamamen ayrı bir konudur. Uyuşturucu madde ticareti ne yasal ne de ahlâki olmamakla beraber, yapana gelir sağladığı için teknik tanım dolayısıyla bir iştir.

Bazı iş ler bir kişinin ailesiyle birlikte yüksek standartta yaşamasına imkan verebilecek bir gelir sağlayabilirken, bazı iş ler ancak ek gelir sağlayabilecek niteliktedir. Ama tanım itibariyle hepsi iştir.

Gelir sağlamayan, ancak duygusal tatmin yaratan çabalara ise iş yerine, mesela uğraş vs demek daha doğrudur.

2. İşin Bileşenleri

Bir işin oluşması için biraraya gelmesi gereken 3 bileşen mevcuttur. Bunlar:

  1. Henüz kısmen veya tamamen tatmin edilmemiş ve edilebilmesi mümkün olan bir ihtiyaç,
  2. Bu ihtiyacın yerine getirilebilmesi için gereken beceri,
  3. İhtiyaçlar ve beceriyi, iş ortamının şartları içinde birleştirme becerisi demek olan girişimcilik.

Bu üç bileşen, iş ortamı denilen ve belli koşullara sahip bir ortam içinde biraraya gelirse iş doğmuş (veya yaratılmış) olur. Bu ortam, şu koşulları sağlamalıdır:

  • Kamu yönetiminin ihtiyaç gördüğü şartlar, iş leri yapacak olanları caydırabilecek ağırlıkta olmamalıdır,
  • İşin gerektirdiği kaynaklar mevcut olmalıdır,
  • Girişimcinin bu kaynaklara ulaşabilmesi, pratik olarak mümkün kılınmış olmalıdır.

Aşağıda, önce işin 3 bileşeni ve daha sonra da iş ortamının 3 şartı incelenmektedir.

2.1.   Tatmin Edilmeye Hazır İhtiyaç

Bir iş in vazgeçilmez parçasıdır. Bu ihtiyaç, dünyanın herhangi bir yerindeki ihtiyaç olabilirse de pratik olarak, girişimcinin yakın çevresindeki ihtiyaç ön planda gelir.

Bu bazen kısmen tatmin edilmekte bulunan, fakat tatmin boşlukları bulunan bir ihtiyaç olabilir. Bir yerdeki insanların ihtiyacı olan ekmekleri sağlayan, fakat miktar, kalite ya da zamanlaması bakımından yetersiz fırınlar, tam karşılanamayan ihtiyaca örnektir.

Ya da bu ihtiyaç henüz hissedilmeyen, fakat tanıtma yoluyla ortaya çıkarılabilecek bir gereksinim olabilir. Birçok yeni tüketim malı buna örnek olabilir.

Girişimci, her iki tür ihtiyacın tesbiti için çeşitli yollar kullanabilir. Soruşturma, ürünün piyasaya az miktarda verilip deneme yapılması, uzman önerisine başvurma gibi yöntemler kullanılabilir.

Bu amaçla kullanılan bir metod da “Bunu Yapabilir misiniz Sergileri“dir. Bir sergi düzenlenir, kişi ve kurumlardan ihtiyaçlarının birer örneğini sergide teşhir edip tanıtmaları istenir. Sergiyi dolaşan girişimciler, buradan çeşitli iş fikirleri üretebilirler. 1974 Kıbrıs harekâtından sonra TSK tarafından düzenlenen bu tür sergiler, günümüz KOBİ’lerinin temelini oluşturmuştur.

Bir diğer yöntem, belli bir çevredeki insanların sorunlarını saptayıp, bu sorunlar üzerine iş fikirleri inşa etmektir.

Örneğin, bedensel özürü bulunan insanların ulaşım ihtiyacı bir sorundur. Bir girişimci, bu kişiler için bir taşıma imkanı yaratıp, bir miktar maliyetinin de yerel idare ya da bir gönüllü kuruluş tarafından karşılanmasını istese, buradan bir iş imkânı doğabilir. Ya da görmeyen insanların günlük gazete okumaları bir sorun ise, bir girişimci bir okuma servisi kurarak bundan para kazanabilir.

Veya işsizliğin kendisi bir sorun olduğuna göre İş Yaratmak bir girişimci tarafından ele alınabilir (bu dokümandaki yöntemler kullanılarak). İngiltere’de bir kuruluş (JCL Ltd.) bunu yapmıştır.

Özet olarak, tatmin bekleyen ihtiyaçlar, işlerin kaynağıdırlar.

Girişimcinin ilk niteliği, bir gözlemci olması, çevresindeki sorunları, tatmin bekleyen ihtiyaçları görebilmesidir. Girişimcinin başarısı, bu saptamayı yaparken gösterdiği gerçekçiliğe bağlıdır. Gelir düzeyi yeterli olmayan bir ortamda kedi bisküviti satmaya kalkan bir girişimci sonuçta, kendisini bisküvitleriyle doyurmak zorunda kalabilir.

Tatmin bekleyen ihtiyaçlar bazen garip görünüşlü, çevre tarafından yadırganan sorunlara dayalı olabilir. Başarılı girişimcilerin çoğu da böyledir. Örneğin, büyük hesap tablolarının yatay ve düşey toplamlarının tutturulması sorunu, 1978 yılında Visi Calc  adlı bilgisayar programını yazan genç çocukları dolar milyarderi yapmıştır.

Ya da, bir çok yere mektup yazmak isteyen kişilere adres satmanın düşünülmesi de böyledir. Egzos gazını temizleyerek çevre kirliliğinin önlenmesi yine bir sorun yoluyla para kazanmanın örneğidir.

Bir yörede iş yaratılacağı zaman kullanılan bir yöntem de, o yöreye yöre dışından giren mal ve hizmetlerin tesbitidir. Eğer o mal ve hizmet(ler)in yöre içinden temini, maliyet, teslim süresi, kalite vs yönünden kolaylık sağlıyorsa, bir çok iş fikrine ulaşılmış demektir. Bunu Yapabilir misiniz Sergileri bu amaçla da kullanılabilir.

İş yaratma organizasyonları (genellikle Girişim Destekleme Ajansları –Enterprise Agency– olarak adlandırılır) tarafından düzenlenebilecek bu tür sergiler, bir çok yeni işin kaynağı olurlar.

Sonuç olarak denilebilir ki, bir ortamda yaratılabilecek iş sayısı, bu ortam içindeki kişi ve kuruluşların ihtiyaç potansiyeli ile doğru orantılıdır. O halde kişilerin,  ihtiyaçların farkına varması sağlanmalı (eğitim, tanıtma vb yollarla) ya da henüz oluşmamış ihtiyaçlar tahrik edilmelidir.

Girişimcilere, hangi alanlara bakmaları gerektiğini hatırlatmak üzere -o alanlarda mutlaka ihtiyaç var demek değildir-, potansiyel iş fikirlerini açıklayan yayınlar mevcuttur. (BNGV kütüphanesinde 1000 dolayında iş fikrini içeren Potansiyel İşler Kılavuzu bulunmaktadır).

Bir Girişim Destekleme Ajansı’nın önemli işlevlerinden birisi, ait olduğu yöre için geçerli olabilecek iş fikirlerinin derlenip yayımlanmasıdır.

2.2.   İhtiyacı Tatmin Edebilecek Beceri

Bir işin ikinci önemli parçasıdır. Bir toplumdaki insanların becerileri ne kadar gelişmişse, yaratılabilecek işlerin hacmi de o denli fazladır. Bir kişiye kazandırılan beceri, o kişinin yeni mal ve hizmetler arzetmesine, onu pazarlamasına, dolayısıyla çevrenin o mal veya hizmete ihtiyaç duymasına sebep olabilir.

Örneğin bebek bakıcılığı becerisi kazanan bir öğrenci derhal bu becerisinden etrafını haberdar etmeye kalkacak ve belki o güne kadar böyle bir hizmet olmadığı için bu hizmeti kullanmayanlar da talepte bulunmaya başlayacaklardır. Vitrinlerde pazarlanan yeni ithal edilmiş mallara, bir çeşit “ithal beceri” gözüyle bakılabilir. Bunların alıcı buluyor olması, bu güne kadar bu ihtiyaçların tatmin edilmeyi beklediğini gösterir. Beceri öylesine sihirli bir kavramdır ki, kendi ihtiyacını kendi yaratan bir mal gibidir. Dolayısıyla İş Yaratmanın en kolay yollarından birisi, kişilere yeni beceriler kazandırılmasıdır.

Kazandırılan beceri ne kadar karmaşık (sofistike) ise sağlayabileceği gelir de o denli yüksektir. Tabii ki o becerinin, gerçekten duyulan -ya da hatırlanabilecek olan- bir ihtiyaca karşı gelmesi şartıyla!

Bir toplumdaki iş hacmi, o toplumdaki kişilerin ortalama beceri düzeylerine –beceri dokusu denilebilir- bağlıdır.

Belirli bir beceri düzeyine sahip bir kişinin sağlıyabileceği gelir, bu düzeye bağlıdır.

Eğer kişi -ya da toplum- herhangi bir yolla, sahip olduğu beceriye karşı gelen gelir düzeyinden daha yüksek bir gelir elde ediyorsa bunun anlamı, diğer bazı kişilerin de hak ettiklerinden daha az kazanıyor olmalarıdır. Yani bir çeşit haksız kazanç vardır.

2.3.   “İhtiyaç”larla “Beceri”yi Birleştirme Yeteneği = Girişimcilik

Bir işin üçüncü, ama en önemli parçasıdır. Girişimciliğin en önemli unsuru ise, etrafına bakmayı bilme yeteneğidir. Buna yetenek denilebileceği gibi, sonradan kazanılabilecek bir beceri de denilebilir. Çevresindeki sorunlara birer iş  imkânı olarak bakabilen, kişi ve kurumların dile getirmedikleri ihtiyaçlarını saptayabilen kişiler gerçek girişimcilerdir.

Yolları su bastığı zaman, ayakkabısının ıslanmasını istemeyenleri bakışlarından tanıyıp onları sırtta karşıya geçirenler, basit de olsa birer girişimcidirler. Ya da insanların şehirlerin havasından bunaldığını tahmin ederek dağ yürüyüşü turları düzenleyenler de yine girişimcilerdir. Benzer şekilde, şehirlerin kalabalığı dolayısıyla kurye işlerinin aksadığını görüp, motosikletli öğrenciler tarafından paket ulaştırma servisi veren kişiler de girişimcilerdir.

Sorunları birer imkân haline dönüştürmek, bir kişinin en değerli niteliğidir. Aynı olgu, toplumlar için de geçerlidir. Yüksek işçi ücretleri sorununu bir avantaj gibi kullanarak, Dünyanın en gelişmiş robot endüstrisini kuran ve işçilere de bunların tasarım, üretim, programlama ve bakım işleri gibi daha üst fonksiyonları yapabilecek becerileri kazandırıp, verdikleri yüksek ücretlerin bu defa tam karşılığını almayı becerebilen Japonlar bu duruma en iyi örnektir.

Girişimciliğin bir diğer özelliği riske katlanabilmektir. Sürekli ve fakat düşük bir gelire katlanmak yerine kendi işinin sahibi olarak bazen düşük (hatta hiç) ama bazen de yüksek gelir riskini üstlenebilmek, bir girişimcinin değişmez özelliğidir.

Bu açıdan bakıldığında, sürekli gelir sağlayan işler, bir bakıma o işlerde çalışanların en önemli kaynağını (risk alma yeteneğini) sürekli aşındıran birer törpüdür. Özellikle kamu görevleri, bu bakımdan kayda değerdir.

Bu önemli sakıncayı ortadan kaldırmak için önlem geliştiren ülkelerde, girişimciyi cesaretlendirmek için belli bir süre (1 yıl gibi), sabit bir ücretle desteklemek gibi yöntemler kullanılmaktadır (İngiltere’deki Enterprise Allowance Scheme  gibi).

Girişimciliğin bir bölümü aileden ve sosyal çevreden gelirse de bir bölümü eğitimle pekiştirilebilir. Özellikle İş Yaratmayı bir iş haline getirmiş ülkelerde bu amaçla uygulanan programlar mevcuttur. (A.B.D.’de kullanılan PACE- Program for Acquiring Competence on Entrepreneurship – Girişimcilikte Yeterlik Kazandırma Programı).

2.4.    İş Ortamı

İşi oluşturan bu 3 unsur –ihtiyaç, beceri ve girişimcilik-, iş ortamı adı verilen bir ortam içinde bulunur. Eğer bu ortam uygunsa iş oluşur, değilse oluşmaz. İşin doğması için bu ortamın yerine getirmesi gereken 3 koşulun durumuna gelince:

2.4.1.  Kurallar Caydırmamalı

Kamu yönetimi, kamu düzenini sağlayabilmek için bazı kurallar, sınırlamalar koymak zorundadır. Eğer bunlar çok fazla, girift ve uygulamaları keyfiliğe açıksa girişimciler iş kurmaktan vazgeçerler.

İş kurma sırasında alınması gerekli izinler, ruhsat işlemleri ile iş lerin yürütümü sırasındaki vergi, beyanname vb işlemler girişimciyi caydıran engellerdir.

Uygun bir iş ortamının en belirgin özelliği, girişimcinin önündeki engellerin azlığıdır. Özellikle kamu görevlilerinin, kendilerini girişimcilerin denetçisi veya amiri gibi değil, onların işlerini kolaylaştırıcı yardımcılar olarak görmesi son derece önemli bir ihtiyaç hatta bir zorunluktur.

Bu çerçeve içinde işareti gereken ve son derece yaygın olarak yapılan bir yanlış vardır: Kamu adına kural koyanlar genellikle, bazı suistimalleri önlemek, kötü niyetli bazı girişimcilerin kuralların boşluklarından yararlanarak haksız kazanç sağlamalarına engel olmak için, işleri zorlaştırıcı ek kurallar koyarlar. Bunlar delindikçe yeni ek kurallar getirilir. Bunlar, kötü niyetlileri engelleyemez. Çünkü onların işi kuralları kötüye kullanmaktır. Ama diğer yandan dürüst girişimciler bundan büyük zarar görürler, bir kısım girişimciler de tamamen cayarlar. Özet olarak, İş Yaratma konusunda uygun ortam oluşturmak için, girişimcilerin önlerindeki engeller kaldırılmalıdır (Müteşebbisler Klübü (derneği)nün yayımlamış olduğu GİRİŞİMCİLİĞİN ÖZENDİRİLMESİ  adlı çalışma dokümanı, bu alanda yapılması gerekenlerin başlıklarını sıralamaktadır.)

2.4.2. Kaynaklar Mevcut Olmalı

Uygun ortamın ikinci koşulu, gerekli kaynakların mevcut olmasıdır. Bir iş in gerektirdiği kaynaklar çok sayıdadır.

İlk bakışta kaynak denilince para akla gelirse de bu doğru değildir. Hattâ para, kolay temin edilebildiği takdirde, girişimciyi yanıltan, diğer gereklerin yerine getirilmesini ihmal ettirebilen bir unsurdur. Bir girişim parasız başarılı olamaz. Ama yalnız para ile de kati surette başarılı olunamaz. Paradan başka hiçbir kaynağa ihtiyacı olmadığına inanmış bir girişimciyi batmaktan koruyabilecek tek şansı, arzuladığı parayı bulamamasıdır.

Bununla beraber, finansman kaynakları mevcut, fakat belli şartlar -gerçekçi bir iş planı gibi- yerine gelmemişse erişilemez olmalıdır. İyi bir girişimci, ihtiyaç olan diğer kaynaklar gibi parayı da bulabilen girişimcidir. Bir iş plânı için aranan para bulunamıyor ise ilk kuşkulanılması gereken, paranın yokluğu değil, para arama becerisinin yokluğu ya da bu değilse bizzat iş planının yetersizliği olmalıdır.

Girişimci için önem taşıyan kaynakların bütününe  ÇOK YÖNLÜ DESTEK (ÇYD) denilebilir. Bunun içinde, işini doğru yönetebilmesi için bilmesi gerekenleri öğrenebileceği eğitim kaynakları, teknolojik desteği alabileceği kaynaklar (patent kütüphaneleri, bilgi erişim imkanları, teknik danışma hizmetleri gibi), tek başına istihdam edemeyebileceği uzman personeli temin edebileceği bir sistem yer almaktadır. Çok sayıda uzman kişi çalıştıran ve bu kişilerin bazı boş zamanlarını, girişimcilere yardım (ücretsiz ya da düşük ücretle) olarak sağlayan büyük kuruluşlar yoluyla sağlanması, gelişmiş ülkelerde alışılmış bir yoldur (secondment).

Girişim Destekleme Ajanslarının bir fonksiyonu da bu ÇYD ortamını oluşturmaktır. Her yörenin ihtiyaç profili ve girişimci profili birbirinden farklı olduğu için, tüm ÇYD unsurlarının tek kuruluş (ve özellikle bu işle görevlendirilmiş bir kamu kuruluşu) tarafından karşılanmaya çalışılmaması  hayati önem taşımaktadır. Aksi halde bu, hiç bir destek sağlamamaktan daha kötüdür.

ÇYD ortamının vazgeçilmez -ama çok dikkatli kullanılması gereken- kaynağı paradır. Girişim Sermayesi (venture capital), düşük faizli kredi ve hibe gibi mali imkanlar, kurulacak işlerin yakıtı durumundadır.

2.4.3. Kaynaklar Erişilebilir Olmalı

Nihayet uygun iş ortamının üçüncü koşulu, bu ÇYD kaynaklarının pratik erişilebilirliğidir.

Tüm koşulları kağıt üzerinde sağlanmış olan, fakat pratikte kullanımı uzun formalitelere ya da uygulayıcıların keyfiliğine bağlanmış bir ÇYD sistemi yok demektir. İş Yaratmak için yukarıda sıralanan ve 3+3 şeklinde formüle edilebilecek unsurlar toparlanırsa:

İhtiyaç – Beceri – Girişim ve
Az engel – Kaynakların varlığı – Kaynakların erişilebilirliği

olarak özetlenebilir,

3.      Bu Yolla Yaratılan İşin Yaşama Şansı

Bir işin yaratılması ile yaşaması iki ayrı özelliktir. Her yaratılan iş, yaşayabilir demek değildir. Nitekim bütün ülkelerde, yaratılan işlerin bir bölümü batmaktadır. Önemli olan yaratılan “net iş” sayısıdır.

Yaratılan bir işin batmaması için ise gereken iyi yönetim ve uygun ortam şartları, ÇYD ortamının birer tabii sonucudur. Bunun dışında bir öğe ise nihai olarak bir işin ayakta kalıp kalamıyacağını belirlemektedir: Innovation  yani  buluşçuluk!

Bir anlamda sürekli olarak yeniye doğru değişme demek olan innovation, bir girişimin ayakta kalıp kalamıyacağını belirleyen önemli bir faktördür. Innovation, genellikle teknolojik alan için geçerli sanılırsa da burada kastedilen her alanda sürekli iyiye doğru değişimdir. Yönetimde, teknolojide, pazarlamada, ilişkilerde velhasıl iş ile ilgili her şeyde!

Başkalarının daha iyi yaptığı bir işten hiç kimse para kazanamaz, kazanmaması doğrudur da. Bir işi başkalarından daha iyi yapmanın yolu ise sürekli iyiye doğru değişmeden geçmektedir. Yani  innovation‘dan!

4.      İş yaratma araçları

Yukarıda açıklanan genel çerçeve içinde şu soru’nun yanıtı arandığında, birbirinden farklı ve birbirlerinin boşluklarını örtebilecek şekilde çeşitlendirilmiş “iş yaratma araçları”nın oluşturulması ve oluşturulanların da bir birbirleriyle uyum içinde kullanılmaları gerekir. Soru şudur: “kimler için iş yaratılmak isteniliyor?”

Soru derhal, yaratılacak işlerin -dolayısıyla da bunları yaratma araçlarının geniş bir alana yayılması gerektiğini ortaya koymaktadır. Örneğin bir yanda yaşlı, bedensel özürlü ve bir becerisi bulunmayan insanlara, diğer yanda ise yüksek teknoloji konusunda eğitim görmüş, yüksek katma değer üretebilecek gençler için işler -daha doğrusu iş yaratabilme ortamları- yaratılmalıdır.

Buna göre aşağıdaki başlıklar -Ekim 1987’de Devlet Bakanlığı tarafından yayımlanan İstihdam Politikası’nın revize edilen dizin kısmından alınmıştır- bu çeşitli alanlar için araçların neler olabileceğini göstermektedir:

4.1.      Mali teşvik araçları

4.1.1.    Ek istihdam için ücret sübvansiyonu

4.1.2.    Küçük girişimci vergi yükünün azaltılması

4.1.3.    Risk sermayesi

4.1.4.    Bankaların iş kurma kredisi sistemi oluşturması

4.2.      Organizasyonel araçlar

4.2.1.    İstihdamı Geliştirme Yüksek Koordinasyon Kurulu teşkili

4.2.2.    İş Vakfı kurulması

4.2.3.    Çalışma Genel Müdürlüğünün reorganizasyonu

4.2.4.    Küçük Girişimler İdaresi kurulması

4.2.5.    Girişimciler Klübü kurulması

4.2.6.    Üniversitelerde girişimcilik klüplerinin kurulmasının özendirilmesi

4.3.      Uluslararası işbirliği araçları

4.3.1.    OECD ile işbirliği

4.3.2.    BM ile işbirliği

4.3.3.    Avrupa Konseyi ile işbirliği

4.4.      İstihdam bilinci geliştirme araçları

4.4.1.    Kamuoyunun doğru kavramlar çevresinde yönlendirilmesi

4.5.      Mevzuat araçları

4.5.1.    İstihdam ortamının geliştirilmesi için mevzuat

4.5.2.    Küçük girişimlerin tabi olduğu mevzuatın basitleştirilmesi

4.5.2.1.   Ruhsat mevzuatı basitleştirme

4.5.2.2.   İşletme mevzuatının basitleştirilmesi

4.5.3.    İstihdamı güçleştiren mevzuatın değiştirilmesi

4.6.      Nitelik geliştirme araçları

4.6.1.    Mevcut işsizlerin niteliklerinin yükseltilmesi yoluyla istihdam imkanlarının artırılması

4.6.1.1.   Beceri Kazandırma Programları (BKP)

4.6.1.1.1.  Devlet eliyle yürütülecek olan BKP

4.6.1.1.2.  Özel girişimciler eliyle yürütülecek olan BKP

4.6.1.1.3.  Özel sektörün düzenleyeceği BKP

4.6.1.2.   BKP için görsel-işitsel eğitim araçları geliştirilmesi

4.6.1.3.   Bedensel engelliler için meslek merkezleri kurulması

4.6.1.4.   Çekirdek beceriler (core skills) programı

4.6.2.    Çalışanların niteliklerinin yükseltilmesi için BKP

4.5.4.    Bilgisayar Destekli Eğitim (BDE) yoluyla eğitimin yaygınlaştırılması ve kalitesinin geliştirilmesi

4.7.      İstihdam rehberliği araçları

4.7.1.    Meslek seçimi için rehberlik sistemi kurulması

4.7.2.    İş aramada rehberlik sistemi kurulması

4.5.5.    İş ve işçinin buluşturulması sisteminin geliştirilmesi

4.8.      İş kurma araçları

4.8.1.    Girişimcilik eğitimi

4.8.2.    Girişim Destekleme Ajansları (şirketleri)

4.8.3.    Tekno-parklar kurulması

4.8.4.    Kamu kurum ve kuruluşlarının Kendi İşini Kurmak (KİK) isteyenleri desteklemeleri

4.8.4.1.   KİT’lerin destek sağlamaları

4.8.4.2.   Belediyelerin KİK isteyene destek sağlamaları

4.8.4.3.   Valiliklerin (İl Özel İdareleri) KİK isteyene destek sağlamaları

4.5.6.    Franchising (imtiyaz) sistemi

4.9.      İstihdam anlaşmaları

4.5.7.    Özel sektörle yapılacak iş yaratma esaslı anlaşmalar

4.10.   Emek-yoğun istihdam anlaşmaları

4.10.1. El halıcılığının geliştirilmesi

4.10.1.1.Türk El Halıcılığı (TEH) Geliştirme Projesi

4.10.1.2.Türk Halıcılık vakfı

4.10.1.3.Devlet Bakanlığı- Kültür ve Turizm Bakanlığı TEH Projesi

4.10.2. Kürk hayvancılığının geliştirilmesi

4.10.2.1.Kürk hayvancılığının özendirilmesi

4.10.2.2.Kürk dikiminin özendirilmesi

4.10.3. Kıymetli taş işçiliğinin geliştirilmesi

4.10.4. Mermerciliğin geliştirilmesi

4.10.5. El sanatlarının geliştirilmesi

4.10.6. Özel bayındırlık projeleri

4.10.7. Yol yapımında parke taş kullanımının özendirilmesi

4.10.8. Yazılım ihracının özendirilmesi

4.5.8.    Emek yoğun uğraş köylerinin kurulması

4.11.   İşgücü piyasası bilgi sistemi araçları

4.5.9.    İşgücü piyasası bilgi sistemi kurulması

4.12.   Tasarruf araçları

4.12.1. Ucuz konut yapımının özendirilmesi

4.12.2. Çok amaçlı mobilyanın özendirilmesi

4.12.3. Beslenme bilinçlendirilmesi

4.12.4. Isı tasarrufu projeleri

4.12.4.1.Yüksek verimli soba projesi

4.12.4.2.Konutların ısı yalıtımlarının özendirilmesi

4.12.4.3.Sanayide enerji tasarrufu

4.12.4.3.1. Atık ısı geriye kazanma

4.12.4.3.2. Atık enerjinin tarifeye bağlanması

4.12.5. Tasarruf bilincinin geliştirilmesi

4.12.6. Parasal tasarrufların özendirilmesi

4.12.6.3.Pozitif faiz uygulanması

4.12.6.4.Sermaye piyasasında “rating” (derecelendirme) merkezinin oluşturulması

4.13.   İstihdamı koruma araçları

4.13.1. İşsiz kalmak durumnda olan kişilere kendi işlerini kurabilecekleri bir ortamın yaratılması programı

4.13.2. Yönetim teknikleri eğitimi

4.13.3. Audit (denetim) şirketleri kurulması

4.13.4. İşgören-teşebbüs ortaklığı projesi

4.13.5.Kriz yönetimi şirketlerinin kurulması

4.14.   Bilgi toplumu oluşturma araçları

4.14.1. “Bilgi” hakkında genel bilinç yaratılması

4.14.2. Bilgisayar piyasasının liberalizasyonu

4.14.3. Enformasyon Teknolojisi Merkezi (TETM)

4.14.4.Uluslararası bilgi ağlarına bağlanmak

4.15.   İstihdam konularına bilgi desteği sağlama araçları

4.15.1. Yabancı ülke yayınlarının izlenmesi

4.15.2. Üniversitelerin istihdam konularına yönlendirilmesi

4.15.3.İstihdam bilgileri dokümantasyon sisteminin oluşturulması

4.16.   Enformasyon desteği sağlama araçları

4.16.1. Türkiye hizmet envanteri sistemi kurulması

4.16.2. Patent arşivleri sistemi kurulması

4.16.3. Üniversite mezunları için iş arama rehberi oluşturulması

4.16.4.Destek literatürünün getirilmesi

4.17.   Hızlı nüfus artışı ile ilgili araçlar

4.17.1.Hızlı nüfus artışı nedenlerinin analizi ile bu nedenlere yönelik bir çözüm paketinin geliştirilmesi

4.18.   Rekabeti önleyen unsurların giderilmesi için araçlar

4.18.1. İthalatta korumacılık yönetimi

4.18.2.Belli iş kollarında iş yapmayı yasaklayan hususların giderilmesi

4.19.   Enflasyon ile mücadele araçları

4.19.1. Genel araçlar (bkz. BNGV Politika Dokümanları dizisi: Enflasyonla Mücadele)

4.19.2. Spiral etki (Çığ Etkisi) araştırması (bkz. https://tinaztitiz.com/3847/3847/ )

4.20.   Bilim ve Teknolojiyi geliştirme araçları

4.20.1.Bilim ve Teknoloji Politikası dokümanının onaylanması

4.21.   Üretimin teşviki araçları

4.21.1. Kapasite kullanımının artırılması

4.21.1.3.kapasite kullanımını sınırlayan nedenlerin analizi

4.21.1.4.Pazarlamanın geliştirilmesi

4.21.1.5.vardiyalı çalışmanın özendirilmesi

4.21.2. verimlilik ve üretkenliğin artırılması

4.21.2.3.İş tanımları ve iş gereklerinin hazırlanması

4.21.2.4.Planlı bakım-onarım faaliyetlerinin özendirilmesi

4.21.2.5.İş standartları bilgi bankasının kurulması

4.21.2.6.Teşvikli ücret sistemlerinin özendirilmesi

4.21.2.7.verimlilik, eğitim ve danışmanlık şirketlerinin özendirilmesi

4.21.2.8.Hizmet içi eğitim sistemlerinin kurulması ve işleyişinin özendirilmesi

4.22.   Bölgesel potansiyellerin harekete geçirilmesi araçları

4.22.1.Yerel potansiyel değerlendirme sisteminin kurulması

4.23.   Küçük girişimlerin özendirilmesi araçları

4.23.1. Yurtdışı müteahhitlik firmalarının yurt içinden alım yapmalarının özendirilmesi

4.23.2. Sanayi sitelerinde  Yönetimi sağlanmış İşyerleri (managed workshops) kurulması

4.23.3. Küçük girişim vergi yükünün azaltılması (bkz. 4.1.2)

4.23.4. Küçük girişimin tabi olduğu mevzuatın basitleştirilmesi (4.5.2)

4.23.5. İş kurma araçları (4.8)

4.23.6. İşsiz kalmak durumunda olanlara kendi işlerini kurabilecekleri ortamın yaratılması (4.13.1)

4.23.7. Patent arşivleri kurulması (4.16.2)

4.23.8.İş yapmayı sınırlayan hususların giderilmesi (4.18.2)

4.24.   Ekonomik büyüme araçları

4.24.1.Genel ekonomik büyüme araçları

4.25.   Yatırımların hızlandırılması araçları

4.25.1. Yatırımların ek finansman yolu ile hızlandırılması

4.25.2.Proje zamanlama ve izleme sistemi kurulması

4.26.   İşgücü piyasasının esnekleştirilmesi araçları

4.26.1. Kişilerin iş değiştirmelerinin kolaylaştırılması

4.26.2.Çalışmakta olanlara kendi işini kurma yardımı yapılması

5.      Sonuç

Bir iş in yaratılması için gereken koşullar buraya kadar özetlenmiştir. Görüleceği üzere bu süreç basit değildir. Bu süreci karmaşık ve meşakkatli bularak reddedenler bulunabilir.  Bunların bir bölümü başka yollarla gelir sağlayabilirler de!

Ancak bir toplum için, bugünün acımasız rekabet dünya’sında varlığını sürdürebilmenin bundan başka yolu mevcut değildir.

Azgın deniz dalgalarıyla başa çıkmanın en kolay yolu onlara direnmek değil, onunla birlikte hareket etmeye çalışmaktır. Bugün, ister kişiler ister toplumlar düzeyinde olsun bu gerçeğin farkında olanlar ayakta kalacaklar, farkına varamayanlar ise varlıklarını sürdüremiyeceklerdir. Tarih bunu doğrulamaktadır. (Rev. 2.1, Nisan 2003)

Yorum Gönder